Suriye'nin Kuzeydoğusunda Türk-Rus Ortak Devriyelerinin Durdurulmasının Üzerinden Aylar Geçti
Mar 19, 2024 302

Suriye'nin Kuzeydoğusunda Türk-Rus Ortak Devriyelerinin Durdurulmasının Üzerinden Aylar Geçti

Font Size

Suriye Demokratik Güçleri 3 Mart 2024'te, kendi bölgelerinde Rusya ile Türkiye'nin ortak yürüttüğü askeri devriyelerin 4 ay süreyle askıya alındığını duyururken iki taraf da Haseke'nin kuzeyindeki Derbesiye bölgesinde devriye icra ettikleri haberlerini yalanladılar. 

Ancak ortak devriyeler 4 aydan uzun bir süredir durdurulmuş durumdadır. Jusoor Araştırma Merkezi'nin gözlemlerine göre, iki tarafın gerçekleştirdiği son ortak devriye 24 Ağustos 2023'te Derbesiye, 17 Temmuz 2023'te Ayn el-Arab/Kobani ve 22 Aralık 2022'de Malikiye/Derik güzergâhında gerçekleştirilmiştir. 

Rus-Türk ortak devriyeleri, Soçi Mutabakat Zaptı (2019) hükümlerinin , özellikle PKK'lıların Suriye ile Türkiye arasındaki sınır şeridinden 30 km güneye çekilmesiyle ilgili maddenin uygulanmasının takibi konusunda her iki tarafın benimsediği ana araç olmuştur. 2019 yılı Ekim ayının başından beri, ikisi Halep'in kuzeydoğusundaki Ayn el-Arab bölgesinde, ikisi Derbesiye bölgesinde, biri ise Haseke'nin Malikiye/Derik bölgesinde olmak üzere beş güzergâhta ortak devriye icra edilmiştir.  

Türkiye ve Rusya yaklaşık 4 yıldır ortak devriye faaliyetlerine devam etmektedir. Şimdiye kadar Ayn el-Arap bölgesinde 143, Derbesiye bölgesinde 64 ve Malikiye/Derik bölgesinde 8 olmak üzere toplam 215 devriye görevi yürütmüşlerdir. Ancak iki taraf da amaçladıkları şeyi gerçekleştirememiştir. PKK ve Suriye'deki bağlı örgütleri, çeşitli taktiklerle devriye güzergâhlarındaki faaliyetlerini ve konuşlanmalarını sürdürmüştür. Bu taktiklerden en önemlileri şunlardır: Tüm taraflarca bilinen sabit ortak devriye güzergâhlarındaki harekât merkezlerinin kaldırılması ve bu bölgelerde faaliyet yürütülmemesi. PKK'nın sınır bölgelerinde veya Türkiye'nin iç kesimlerinde Türkiye'ye karşı faaliyetlerinin sürdürülmesinin ve bu faaliyetlerin, ortak devriye faaliyetlerinin yürütüldüğü SDG bölgelerinde hazırlıklarının yapılıp oralardan başlatılmasının yanı sıra, özellikle de devriye tarihlerinin çoğu zaman SDG'nin Rusya ile kurmuş olduğu koordinasyon ofisleri aracılığıyla elde ettiği sabit bir takvime göre ilerlemesi nedeniyle bu devriyelere denk gelmemek için üyelerinin ve liderlerinin hareket tarihlerini değiştirmeleri. 

Kuzey ve Doğu Suriye'de SDG kontrolündeki bölgelerdeki Türk-Rus ortak devriyelerinin çoğunlukla durdurulmasına yol açan çeşitli sebepler bulunmaktadır. Bunların en önemlileri şunlardır: 

• Türkiye'nin, PKK'nın özellikle İstanbul ve Ankara saldırılarında olduğu gibi Türkiye'deki veya Suriye içindeki saldırılarını gerçekleştirmek için operasyonel üs olarak kullanmış olduğu sınır bölgelerindeki faaliyetlerini sürdürdüğü bir ortamda ortak devriyelerin devam etmesinin uygulanabilir oluşu konusundaki olumsuz değerlendirmesi. 

• Türkiye'nin, PKK'nın SDG kontrolündeki bölgelerdeki faaliyetlerini takip etme ve gözetleme mekanizmasını değiştirmesi ve son dönemde faaliyetleri önemli ölçüde artan istihbarat teşkilatının daha çok gözetleme ekiplerini kullanmaya odaklanması. Örneğin, örgütün liderlerinden Murat Ateş'in 12 Şubat 2024'te Kamışlı kent merkezinde öldürülmesi olayında olduğu gibi gözetleme görevlerinden SDG bölgelerinin derinliklerindeki PKK kadrolarına doğrudan suikastlar gerçekleştirmeye geçiş konusunda başarılı olmuşlardır. Ayrıca, özellikle Deyrizor ve Haseke'nin güney kırsalında, SDG ve PKK lideri Şerwan Hasan'ın (Roni) 5 Aralık 2023'te Al-Omar petrol sahasındaki uluslararası koalisyon güçleri üssünün girişinde öldürülmesi olayında olduğu gibi Türk uçaklarının menzilinden uzakta, SDG'nin kontrolü altındaki bölgelerde SDG karşıtı yerel gruplarla koordinasyon sağlanması. 

• Ortak devriyelerin durdurulmasının Türkiye'nin genellikle uygulamış olduğu güvenlik tedbirleriyle bağlantılı olması ihtimali. PKK ve SDG'ye yönelik hava saldırılarının arttığı dönemlerde ortak devriye güzergâhlarında konuşlu yerel örgütler tarafından gerçekleştirilecek herhangi bir misillemeye maruz kalmamak için ortak devriyeler durdurulmuş olabilir. Ancak, ortak devriyelerin uzun süredir durdurulmuş olması ve bunun, başlangıçta Türk ordusunun saldırılarının artmasıyla eş zamanlı olarak gerçekleşmemiş olması, bu olasılığı zayıf ve ihtimal dışı kılmaktadır. 

Son olarak şunu söyleyebiliriz: SDG'nin kontrolü altındaki bölgelerde iki taraf arasındaki ortak devriyelerin kalıcı olarak durması beklenmektedir veya en azından gelecekte devam etmesi halinde mevcut yapısında ve güzergâhında bir değişiklik olacaktır. Bu değişiklik, başta PKK'nın yayılımı ve faaliyetleri için en güvenli bölgeler olarak kabul edilen Malikiye ve Kamışlı olmak üzere Suriye'de kendisine bağlı örgütlerle birlikte faaliyet gösterdiği diğer tüm bölgelerde devriye güzergâhlarının daha esnek bir şekilde ve mümkün olan en fazla SDG kontrolü altındaki alanı kapsayacak şekilde genişletilmesi gibi bu mekanizmanın daha etkili 

olmasını sağlamak için yeniden değerlendirilmesi ve değiştirilmesiyle Türkiye'nin ABD ve Rusya ile koordinasyonu güçlendirme konusunda başarılı olmasıyla bağlantılı olabilir.