ABD, Şammar kabilesinin önderliğinde Yerinden Yönetim bölgelerindeki Arap varlığını desteklemeye yöneliyor
Mar 16, 2022 2905

ABD, Şammar kabilesinin önderliğinde Yerinden Yönetim bölgelerindeki Arap varlığını desteklemeye yöneliyor

Font Size
ABD, Şammar kabilesinin önderliğinde Yerinden Yönetim bölgelerindeki Arap varlığını desteklemeye yöneliyor
 
 
 

Şubat 2022'nin ortasından bu yana, Suriye Demokratik Güçlerinin kontrolündeki bölgelerde, özellikle de Haseke ve Rakka’da başta Şammar kabilesi ve şeyhliğini elinde tutan Cerbâ aşireti olmak üzere aktif Arap güçlerinin faaliyetlerinde gözle görülür bir artış gözlemleniyor.
 
Bu faaliyetler, Mani' Hamîdi el-Cerbâ’nın genel sekreterlik görevini yürüttüğü Demokratik Muhafazakar Parti ile SDG’ye bağlı, Bender Hamîdî el-Cerba liderliğindeki "Senadid Kuvvetleri" gibi sosyal ve siyasi oluşumlar aracılığıyla gerçekleştiriliyor.
 
Örneğin Demokratik Muhafazakar Parti, 22 Şubat’ta Rakka şehrinde -Haseke dışındaki- ilk ofisini açmayı başardı. SDG, daha önce kendisi dışında herhangi bir oluşumun faaliyet göstermesini engelliyordu.
 
Bunun ardından partinin genel sekreteri, Rakka’daki Arap aşiretlerinin ileri gelenleri ve şeyhlerine ile birtakım ziyaretler yaptı ve bu şeyhlerle toplantılar yaptı. Genel sekreter, bu toplantılarda onları, Yerinden Yönetim’e katılım yoluyla siyasi çalışmalara ve bölgenin yönetimine etkin bir şekilde katılmaları için saflarını ve çabalarını birleştirmeye çağırdı.
 
1 Mart'ta da Senadid Kuvvetleri Komutanının davetiyle SDG'ye bağlı, Araplardan oluşan Ceyşü’s-Süvvâr (Devrimciler Ordusu) komutanı Ebu Ali Burd ve Cündürrahman komutanı İbrahim el-Bennavi, Senadid Kuvvetleri karargahına ilk defa ziyarette bulundular. İkili Cerba aşiretinin Sarayına giderek Şammar kabilesinin şeyhi Hamidi Daham el-Cerba ile görüştüler.
 
Görüşmede SDG saflarında yer alan Arap grupların rolünü aktif hale getirme yolları ve bölgede daha etkin katılımı sağlamak için aralarındaki koordinasyon düzeyini yükseltme imkanı ele alındı.
 
Bu hamleler, Uluslararası Koalisyonun desteği olmadan gerçekleşemezdi. Çünkü SDG, genel olarak kendi şemsiyesi ve denetimi altında olmayan bu tür ve bu düzeydeki etkinliklere ve toplantılara, özellikle de Arap sosyal, siyasi veya askeri bloklarının üstlendiği ve katıldığı faaliyetlere izin vermiyor. 
 
Bu görevi yerine getirmek için Şammar kabilesinin ve onun askeri ve siyasi oluşumlarının seçilmesi, Kabile şeyhliğinin Uluslararası Koalisyonun kurmayları ve Suriye dosyası üzerinde çalışan Amerikan yetkilileri, özellikle de eski Koalisyon özel elçisi ve şu an Ortadoğu Ulusal Güvenlik Konseyi koordinatörü olan Brett McGurk ile olan iyi ilişkilerinden kaynaklanıyor olabilir.
 
Bu faaliyetlerin niteliği ve düzeyi ile mevcut iç ve uluslararası koşullar göz önüne alındığında, Uluslararası Koalisyonun bunları destekleme amaçları şu şekilde sıralanabilir:
 
• Arapların, önümüzdeki aylarda yapılması planlanan Özerk Yönetim seçimlerine katılmasını sağlamak için SDG kontrolündeki bölgelerde siyasi hayata katılımlarının en azından bu dönemde güçlendirilmesi. 
 
• SDG’nin kontrolündeki bölgelerde, özellikle arka plana atılan ve kötü ekonomik ve yaşam koşullarından muzdarip Arapların yaşadığı bölgelerde artan DAEŞ faaliyetlerine karşı hareket geçmek. Arapların içinde bulunduğu bu şartlar, onları DAEŞ'e katılmaya ve örgütün, kendisine bağlı hücreleri yerleştirme girişimlerine karşı daha savunmasız hale getiriyor.
 
• Aylardır durmuş olan “Kürt-Kürt” müzakerelerine bir alternatif olarak, bölgedeki Arap partilerinin katılacağı yeni bir müzakere veya iç siyasi sürecin kurulmasını destekleyerek Kürtler arasındaki müzakerelere katılan taraflara baskı yapmak.
 
• Türkiye’nin bölgenin yönetimine ve tüm bileşenlerin yönetime katılmasının gerektiği şeklindeki talep ve vizyonunun bir kısmını gerçekleştirmeye çalışmak. Bu adım, Türkiye'nin bu bölgede yürüttüğü askeri ve güvenlik operasyonları yoluyla baskısını arttırdığı bir döneme rastlıyor.
 
Türkiye, son olarak Şubat ayının başında savaş uçakları ve insansız hava araçlarının katıldığı "Kış Kartalı" adlı askeri operasyon gerçekleştirmişti.
 
Genel olarak, PKK ve SDG’nin bu hareketlere yönelik olumsuz tavır sergilediği bir ortamda bu adımların başarısı ve hedeflerine ulaşma şansı, Uluslararası Koalisyon yönetiminin desteğinin devam etmesine ve ciddiyetine bağlı olacaktır. PKK ve SDG’nin bu adımlara karşı çıkması ise bölgenin liderliği ve yönetimi üzerindeki hakimiyetleri ve tekelleri için bir tehdit oluşturmasından kaynaklanıyor.
 
Ayrıca bu adımların başarısı, Şammar kabilesine bağlı oluşumların, diğer Arap aşiretleri ve kabilelerinin güvenini kazanma ve onları siyasi hayata etkin bir şekilde katılmaya ikna edebilmesine bağlıdır.