DAEŞ, liderinin öldürüldüğünü neden itiraf etmekten çekiniyor?

DAEŞ, liderinin öldürüldüğünü neden itiraf etmekten çekiniyor?

DAEŞ'in resmi sözcüsü Ebu Hamza El-Kuraşi, 9 Şubat 2022'de yayınladığı sesli mesajında liderleri Abdullah Kardaş’ın öldürülmesi ve 3 Şubat’ta ABD güçlerinin İdlib'e hava indirme operasyonu konusuna değinmekten kaçındı. El-Kuraşi mesajında örgüt destekçilerini cesaretlendirme ve bir arada durma üzerinde durdu.

El-Kuraşi, “güvenlik eyaletlerinde”, özellikle de Suriye Demokratik Güçleri bölgelerinde faaliyet gösteren destekçilerini ve örgüt üyelerini El-Hol ve diğer kamplardaki kadın ve çocukları "düşmanların elinden kurtarmak” için hareket geçmeye ve operasyonları yoğunlaştırmaya çağırdı. El-Kuraşi SDG’ye yönelik bir tehdit savurarak önümüzdeki dönemde örgütün ilk hedefi olacağını bir kez daha vurguladı.

DAEŞ'in Kardaş'ın öldürülmesini ele alış biçiminin eski lideri Bağdadi’nin öldürülmesi olayından farklı olduğu görülüyor. Örgüt 2019 sonlarında Bağdadi’nin öldürüldüğünü kabul edip yeni bir halifenin göreve başladığını duyurmuştu. Ortaya çıkan bu farklılığı maddeler halinde şöyle açıklayabiliriz:

• Örgüt 2019 yılının başından itibaren güvenlik eyaletlerinde karar alma ve yürütme düzeyinde ademi merkeziyetçiliğe geçti. Bu mekanizma Bağdadi’nin öldürülmesinden yaklaşık bir yıl önce kuruldu. Buna göre halifenin yetkileri yardımcısına ondan da valilere geçti. Bu şekilde “hilafet” sembolik bir konuma dönüştü.

• Örgütün 2019 sonlarında liderinin öldürüldüğünü duyurmasına neden olan koşullar değişti. Örgütün Bağdadi öldürüldüğü zaman, kaçış iddialarıyla yüzleşebilmek için destekçilerine “mesajın doğruluğu” konusunda güvence vermesi gerekiyordu. Kardaş'ın öldürülmesinden sonra ise benimsediği “hayatta kalma” söylemini vurgulaması ve ABD'nin örgüt üyeleri ve tutukluları arasında ümitsizlik yayma çabalarına karşı koyması gerekiyordu. Çünkü hava indirme operasyonu Haseke'de Sina cezaevi saldırısından hemen sonra gerçekleşmişti.

• Örgüt “yıpratma savaşları” aşamasından “surları yıkma” veya “baskın yapma” aşamasına geçti. Yani operasyonlarını genişletip yoğunlaştırdı. Dolayısıyla örgüt, hücre ve unsurlarının faaliyet ve planlarını ve yandaşlarını harekete geçirme kabiliyetini bozmamak için liderlerinin öldürüldüğünü ilan etmekten kaçındı.

Bu, örgütün Kardaş’ın öldürüldüğünü uzun bir süre duyurmayacağı anlamına gelmiyor. Örgüt, SDG’ye veya Uluslararası Koalisyona karşı önemli yeni bir operasyonu duyururken liderinin ölümünü de açıklayabilir.