SDG ile PKK arasında muhtemel tasfiyeler
Ağu 25, 2022 1289

SDG ile PKK arasında muhtemel tasfiyeler

Font Size
SDG ile PKK arasında muhtemel tasfiyeler

 
6 Ağustos 2022’de Kamışlı’nın Sina’a mahallesinden geçmekte olan askeri bir araca, kaynağı bilinmeyen bir saldırı gerçekleşti. Patlamada 4 kişi öldü, çok sayıda kişi yaralandı. Suriye Demokratik Güçleri, saldırının Türkiye’ye ait SİHA’lar tarafından gerçekleştiğini ve üst düzey PKK liderlerinden Zohar Amuda kod adlı Mazlum Saduddin Esad’ın saldırıda öldüğünü açıkladı. SDG’nin açıklamasına göre Mazlum, SDG askeri polisini denetlemekle görevliydi.
 
8 Ağustos’ta PKK ve PYD’ye bağlı çok sayıda kurum ve kuruluş, Moskova’nın Türkiye’nin hava saldırılarını önlemek için garantör rolünü yerine getirmemesini kınamak için Rus güçlerinin askeri üs olarak kullandığı Uluslararası Kamışlı Havalimanı yakınlarında oturma eylemi düzenledi.
 
Oturma eyleminin sona ermesinin ardından PKK ve Suriye şubesi PYD’den bir heyet, Kamışlı Havalimanı’na giderek Haseke ilinde faaliyet gösteren Rus kuvvetleri komutanının başkanlığında çok sayıda Rus subay ve askeri danışmanla görüştü. Rus danışmanlar, ateşkes izleme ekibinin raporunu paylaştı. Rapora göre Kamışlı’da meydana gelen saldırı, araca yerleştirilen patlayıcının uzaktan patlatılmasıyla gerçekleşti. Ayrıca hava limanında bulunan hava kontrol verilerine göre saldırının gerçekleştiği sırada patlamanın gerçekleştiği yerin çevresinde 70 km yarıçaplı bir alanda Türk İHA’larına ait herhangi bir hareketliliğin gözlenmediği belirtildi.
 
Rus uzmanların hazırladığı raporun sonuçları, pratikte son zamanlarda artan benzer saldırılarla ilgili SDG’nin iddialarına güvenilemeyeceği anlamına geliyor. Rapor ayrıca bazı önemli sonuçlar taşıyor:
 
• SDG ile PKK arasında bir iç tasfiye veya PKK ve kurumlarının rolünü ve kontrolünü azaltmaya çalışan yerel kadrolar ile yabancı kadrolar arasında bir iç çatışma ihtimal dahilinde.
 
• Rusya, özellikle ABD’li yetkililerin bölgeye yaptığı son diplomatik ve askeri ziyaretler ve gerçekleştirdiği görüşmelerden sonra SDG ile PKK, Demokratik Birlik Partisi ile Uluslararası İttifak arasındaki güveni sarsma girişiminde bulunuyor olabilir. ABD, SDG ve özerk yönetimin yerel liderleriyle yaptığı görüşmelerde Türkiye’nin askeri harekât tehditlerini durdurmanın bir yolu olarak Türkiye’nin endişelerini gidermek için SDG’ye bazı tavsiyelerde bulunmuş olabilir.